1. Patolojik
araştırma ilgimizin baskılanmışa
gereğinden öte yönelmesine neden oldu. Şimdi benin de sözcüğün asıl
anlamında
bilinçsiz olabileceğini bildiğimiz için, hakkında daha çok şey öğrenmek
istiyoruz. Şimdiye dek araştırmalarımız sırasında elimizdeki biricik
ipucu
bilinçlinin ya da bilinçsizin ayırdedici özelliğiydi; sonunda bunun
nasıl çok
anlamlı olabileceğini görmeye başladık
2. Şimdi tüm bilgimiz her zaman
bilince bağlıdır. Bç.siz’i
bile ancak bilinçli kılarak bilebiliriz. Ama durun! Bu nasıl
olanaklıdır?
Birşeyi bilinçli kılmak ne demektir? Bu nasıl olur?
3. Bu bağıntıda hangi noktadan
başlamamız gerektiğini daha
şimdiden biliyoruz. Demiştik ki bilinç ruhsal aygıtın yüzeyidir; eş
deyişle onu
bir işlev olarak bir dizgeye yükledik ki, uzaysal olarak dışsal
dünyadan ilkin
ona ulaşılır. Dahası, burada ‘uzaysal’ yalnızca işlev anlamında değil,
ama bu
kez ayrıca anatomik kesimleme anlamında da geçerlidir.4
Araştırmalarımız da bu
algılayıcı yüzeyi başlangıç noktası olarak almalıdır.
4. Dışardan
alınan tüm algılar (duyusal-algılar)
ve içerden alınan duyumlar ve duygular
dediğimiz tüm algılar başından bç.li’dirler. Ama — kabaca ve sağınlık
olmaksızın — düşünce-süreçleri olarak biraraya toparlayabileceğimiz o
iç
süreçlerin durumu nedir? Kendilerini aygıtın içersinde bir yerlerde
eyleme
geçme yolundaki ruhsal erkenin yerdeğişimleri olarak gösteren bu
süreçler
bilincin ortaya çıkmasına neden olan yüzeye ilerler mi? Yoksa bilinç mi
onlara
doğru gider? Bu açıktır ki ruhsal olayların uzaysal ya da topografik
tasarımlarını ciddiye aldığımız zaman kendini gösteren güçlüklerden
biridir.
Her iki olanak da eşit ölçüde tasarlanamazdır, ve bir üçüncü durum
olmalıdır
5. Başka bir yerde6 bç.siz bir tasarım
ve öbç.li bir tasarım
(bir düşünce) arasındaki edimsel ayrımın birincinin kendisini
bilinmeyen kalan
bir gereç üzerinde yer alırken, ikincinin ise (öbç.li olanın) ek olarak
sözcük-tasarımları ile bağıntı içine getirilmesinden oluştuğunu ileri
sürmüştüm. Bu Öbç ve Bç olarak iki dizgenin bilinç ile ilişkileri
dışında bir
başka ayırdedici özelliklerini daha belirtmek için ilk girişimdir.
‘Birşey
nasıl bilinçli olur?’ sorusu böylece amaca daha uygun olarak ‘Birşey
nasıl
önbilinçli olur?’ biçiminde bildirilir. Ve yanıt ‘Ona karşılık düşen
sözcük-tasarımları ile bağlanma yoluyla’ olacaktır.
. 6. Bu sözcük-tasarımları anı
kalıntılarıdır; bir zamanlar
algılar idiler, ve tüm anı kalıntıları gibi yine bilinçli olabilirler.
Doğalarını daha öte ele almadan önce, ancak bir kez bç.li algı olmuş
olan
birşeyin bilinçli olabilmesi, ve duygulardan ayrı olarak içerden doğup
da
bilinçli olmaya çalışan herhangi birşeyin kendini dışsal algılara
dönüştürmek
zorunda olması üzerimize yeni bir içgörü gibi doğar. Bu anı kalıntıları
ile
olanaklı olur.
|